Son dönemlerde yazdığım makalelerde şimdiye odaklanmanın nasıl olduğunu siz canlı sohbet hattı kullanıcıları için anlatmaya çalışmıştım. En güzel ‘şimdi ve burada’ uygulayıcıları çocuklar. O an ki duyguları neyse o, üzülüyorlarsa üzülüyorlar, seviniyorlarsa seviniyorlar. Ya yetişkinler ? Kurallarla ve yapılması gerekenlerle öylesine kuşatılmış durumdalar ki o an ne hissediyor, duygular ne söylüyor farkına bile varılmaya biliyor. Doğaya baktığımızda da bunun uygulayıcılarına sıkça rastlıyoruz. Tüm doğa, canlılığının ve her gün yapması gereken şeylerin farkında olarak bulunduğu an da yaşıyor. Mevsimler, ağaçlar, hayvanlar, bitkiler, yağmur, kar ve birçok şey iş başında. Her canlı gibi içimizde bulunan o yaşam enerjisi bizi sürekli ‘burada ve şimdi’ ye çağırırken ısrarla geçmişe ya da geleceğe gitmeye çalışıyoruz ‘an’ dan uzaklaşarak. Ve bu ‘an’ lar birer birer elimizden kayıp ya bir geçmiş kutusuna ya da bir gelecek kutusuna giriyor. Burada ve şimdi neden bu kadar önemli? Çünkü; ‘an’ da kalamamak ya da kalmamak ya da bazı sebeplerden dolayı kalamamak, bazı psikolojik problemlere davetiye çıkara biliyor. Depresyon ve anksiyete özellikle günümüzde çok fazla görülen ruh sağlığı problemlerindendir. Özellikle sevgili canlı sohbet hattı kullanıcıları günümüzde çok sık görülen duygu durum problemlerinden birisinin; depresyon olduğunu fark ediyoruz. Depresyonun içeriğine biraz bakarsak eğer şunları göre biliriz. Hayatımızda; bilişsel ve duygusal süreçlerimiz birbirleriyle birlikte hareket ederler. Bilişsel dediğimiz zaman bununla; bir olayı/durumu algılamak, tanıya bilmek, neden-sonuç ilişkileri kurabilmek, hafızaya ala bilmek vb. gibi süreçleri kastederiz. Duygusal süreçlerle ilgili olarak da, duygulanım dediğimiz zaman ise; korku hissetmek, kaygı, nefret duymak, öfke hissetmek vb. duygusal tepkileri anlarız. Duygulanım ve duygu durum; farklı şeylerdir. Duygulanım dediğimiz zaman şu şekilde açıklaya biliriz. Mesela; geçmişte olmuş bir anıyı hatırlayıp onunla ilgili olarak, öfke ya da sevinç duymamız anlaşıla bilir. Ya da, bir filmi izlerken hissettiğimiz oyuncuyla özdeşleşip onun ruh haliyle birlikte onun hissettiklerini hissedip bazı sahnelere gülüp, bazı sahnelere ağlamamız gibi örneklene bilir. Sevgili canlı sohbet hattı kullanıcıları bu hissedişler kısa sürelidir ve az bir süreyi kapsaya bilir. Bir filmi izledikten sonra sinemada çok üzülmemize rağmen, akşam eve döndüğümüzde başka bir filmde neşelene biliriz.